2010 KPSS'de kopya soruşturması her geçen gün genişliyor. Bu suça iştirak edenler ne yapmalı?

OLAYIN GEÇMİŞİ

2010 KPSS'de kopya çekildi. Kopya nedeniyle de Eğitim Bilimleri testi iptal edildi, GY GK testleri ise iptal edilmedi. GY GK testlerinin ağırlığı o dönemde yüzde 60 olduğundan bir çok kişi memur oldu. Savcılığın tespitine göre, 100 net ve üzeri yapan 3 bini aşkın aday, memur olsun olmasın şüpheli konumundadır. Mart ayından bu yana da gözaltılar ve tutuklamalar olmaktadır.

NE OLACAK?

Olayların gelişiminden şu görülmektedir. Kopya olayına bulaşanlar hem idari soruşturmalarla memuriyetten atılacak hem de örgüte üye olmaktan hapis cezası alacaktır.

KOPYACILAR NE YAPARSA İYİ BİR ŞEY YAPMIŞ OLUR?

Belirttiğimiz üzere KPSS'deki kopya olayına dahil olanlar eğer memur ise memurluktan atılacak ve hapis cezası alacak, memur değilse sadece hapis cezası alacaktır.

KPSS'deki kopya soruşturması, "suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak" suçlamasıyla yürütülmektedir.

Türk Ceza Kanununun 221. maddesinin 4. fıkrası şu şekildedir:

"(4) Suç işlemek amacıyla örgüt kuran, yöneten veya örgüte üye olan ya da üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyen veya örgüte bilerek ve isteyerek yardım eden kişinin, gönüllü olarak teslim olup, örgütün yapısı ve faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili bilgi vermesi halinde, hakkında örgüt kurmak, yönetmek veya örgüte üye olmak suçundan dolayı cezaya hükmolunmaz. Kişinin bu bilgileri yakalandıktan sonra vermesi halinde, hakkında bu suçtan dolayı verilecek cezada üçte birden dörtte üçe kadar indirim yapılır."

Madde özetle şunları demektedir: Kopya olayına bulaşanlar, gözaltına alınmadan önce Savcıya gidip bildiklerini anlatırsa, örgüte üye olma suçundan hapis cezası almayacaktır. Dolayısıyla, sadece hakkında idari bir işlem olarak memurluktan atılma cezası uygulanmış olacaktır. Ancak, kopyacılar, gözaltına alınmadan önce bildiklerini anlatmazsa, atılmanın yanı sıra hapis cezasına çarptırılacak.

Kopya olayına bulaşanlar, şuan evli ve çoluk çocuk sahibi olabilir. Bu kişiler hayatlarını daha fazla karartmak istemiyorlarsa, başkalarının kendisini yönlendirmesine aldırış etmeksizin, yukarıdaki kanun hükmü doğrultusunda düşünüp bir karar vermelidir.